ONBEŞİNCİ YÜZYILIN SONU İLE ONALTINCI YÜZYILIN BAŞINDA BURSA'DA KÖLELERİN SOSYAL VE EKONOMİK HAYATTAKİ YERİ

1980
SAHİLLİOĞLU, Halil
Onbeşinci ve onaltmcı yüzyıllarda kölelik kurumu henüz kaldırılmış değildi. Doğuda veya Batı'da olsun bu kurumu kaldırmak için herhangi bir girişim yapılmamıştı. Yalnız İslâm ülkelerinde hür doğmuş bir müslümanın ve Hıristiyan Batı'da hür doğmuş bir hristiyanın köle olamıyacağı ilke olarak veya gelenek olarak yaşamaktaydı. Doğal olarak bu iki dünyanın çatışmasından savaş veya korsanlık faaliyeti dolayısıyla karşılıklı olarak alınan esirler köleleştirilebiliyordu. Gene bu iki dünyanın kendi dışlarında kalan uluslardan insanları esir ve köle yapabiliyorlardı. Çağlarının anlayışına ters düşmediği için Osmanlılarda köleliğe karşı bir tepki yoktu. Genel olarak, özellikle kuruluş ve büyüme döneminde, savaş esirlerini köleleştirebiliyorlardı· Semavî dinlerin dahi yasaklamadığı köleliğe karşı Osmanlıların başka tavır takınmaları ve onu kaldırmaları beklenemezdi. Buna karşılık, müslüman olsun olmasın uyruklarının, hatta devletin güvenliği altında ülkelerine ticaret veya geziye gelen yabancıların köle olamıyacağı benimsenmiş bir kuraldı. Savaşta elde edilmiş esir ve korsanlıkla muahedeli olmıyan bir devlet uyruğu olmamak koşuluyla herkes hür bir ana ve babadan doğduğunu iki tanıkla kanıtladığı takdirde hür sayılırdı. Bu arada köle olarak satılmış olması ve defalarca el değiştirmiş olması ve alıcıların hüsn-i niyetli kimseler oluşu hiç bir şey değiştirmezdi. Dava açılır ve iki tanık dinlendikten sonra köle serbest bırakılırdı. Alıp sanatlar zincirleme birbirlerine satış bedellerini geri vermek zorunda idiler.
Citation Formats
H. SAHİLLİOĞLU, “ONBEŞİNCİ YÜZYILIN SONU İLE ONALTINCI YÜZYILIN BAŞINDA BURSA’DA KÖLELERİN SOSYAL VE EKONOMİK HAYATTAKİ YERİ,” ODTÜ Gelişme Dergisi, vol. 1979-1980-özel sayı, no. 1979-1980 özel sayı, pp. 67–138, 1980, Accessed: 00, 2024. [Online]. Available: https://hdl.handle.net/11511/109133.