Marmara, Ege ve Akdeniz biyoçeşitliliğinin dna barkodlama ile tespiti ve değerlendirmesi Marmara, Ege ve Akdeniz biyoçeşitliliğinin DNA barkodlama ile tespiti ve değerlendirmesi

2016-06-03
Dünya üzerindeki biyoçeşitliliğin kayıt altına alınması kolay bir görev değildir. Hala, yaşamın çeşitliliğinin sadece küçük bir kısmı (10-15%) bilinmekte ve şu anki taksonomik metodlar da bu çeşitliliğin tespiti ve yönetimi için yetersiz veya yavaş kalmaktadırlar. Denizel türler için tespit edilebilen tür sayısının daha da az olduğu düşünülmektedir. Denizlerdeki biyoçeşitliğin toplamda 31 şubeye ait 393,000 metazoa türünü içerdiği tahmin edilmektedir, fakat bunun yanlızca %50‘lik bir kısmı tanımlanabilmiştir. Bununla birlikte denizel türlerin doğru sayı ve isimlerinin tespiti, denizlerin derinlikleri konusundaki eksik bilgimiz, türlerin hızla yok olması ve taksonomik açıdan problemli grupların varlığı gibi sebeplerle daha da zorlaşmaktadır. Denizlerin özellikle kıta sahanlıklarındaki insan kaynaklı değişimler de biyoçeşitliliğin doğru, hızlı ve efektif bir şekilde kayıt altına alınmasının gerekliliğini vurgularken; aynı zamanda morfolojik taksonomistlerin sayısı azalmakta, bu yüzden de yeni türlerin tespiti ve bu türlerle ilgili bilimsel çalışmaların yapılması gitgide zorlaşmaktadır. Akdeniz biyo-istila konusunda, çoğu Süveyş kanalı yoluile Kızıldeniz’den gelen 335 istilacı balık türüne sahip olan bir “hotspot” konumundadır. Yerli olmayan tür sayısının çok daha fazla olduğu tahmin edilse de, bu konuda çalışma yapabilmek için gerekli araçlar konusunda yetersizlikler bulunmaktadır. Geleneksel taksonomik metodlar kullanarak biyoçeşitliliğin sadece küçük bir kısmı kayıt altına alınabilirken, yaklaşık olarak on yıllık süre içerisinde flora ve fauna için mitokondri (COI) ve kloroplast (rbcL, matK, trnL) genleri kullanarak karasal ve denizel biyotanın kayıt altına alınmasını sağlayan barkotlama teknikleri, bu amaç doğrultusunda gereken uluslararası ağı da kurarak taksonomi alanında önemli gelişmelere yol açmıştır. Bu uluslararası girişimi ve Akdeniz’de beklenen çevresel değişimleri göz önüne alarak iki yıl önce Türkiye kıyılarının biyoçeşitliliğini araştırmak üzere DNA barkotlama çalışmaları için gerekli altyapıyı oluşturmaya başladık. Tecrübeli taksonomistlerin bilgi ve birikimleri ile birlikte DNA dizi analizine dayanan yenilikçi moleküler tekniklere dayanarak, tip örnekleri de saklanan 100 balık, 35 eklem bacaklı, 35 yumuşakça, 12 halkalı solucan, 11 deniz yıldızı ve 37 bitki örneği olmak üzere, toplamda 230 denizel tür örneğini DNA dizi verisi, kromatogram, iz dosyaları, primer bilgileri, fotoğrafları ve örnekleme detayları ile birlikte BOLD veritabanına yüklemiş bulunmaktayız
Türkiye Deniz Bilimleri Konferansı 2016, (31 Mayıs - 03 Haziran 2016)

Suggestions

BIODIVERSITY ASSESSMENT OF FISHES AND INVERTEBRATES IN MERSIN BAY, THE EASTERN MEDITERRANEAN SEA, BY USING DNA BARCODING
Çiftçi, Ozan; Kıdeyş , Ahmet Erkan; Department of Marine Biology and Fisheries (2016-9-25)
Cataloguing the biodiversity of marine ecosystems is critical for several implications: e.g. protecting species under threat, detecting alien species or ecosystem based management etc. The eastern Mediterranean Sea is a hot spot for bioinvasion, however its biodiversity had been poorly studied. In the view of the ongoing changes in the Mediterranean, fish and invertebrate biodiversity of Mersin Bay were evaluated in this study by using DNA barcoding techniques, based on the mitochondrial cytochrome oxidase ...
An analysis of stock splitz in the İstanbul Stock Exchange
Yılmaz, Işıl Sevilay; Rhoades, Seza Danışoğlu; Department of Business Administration (2003)
The primary purpose of this study is to test the validity of the trading range hypothesis as a basis for stock split decisions of Turkish companies. In the first part, the liquidity effects of stock splits on Turkish stocks are examined. Second, the optimal trading ranges for different-sized firms and firms with different investor bases are determined. Finally, the main empirical question of the study is analyzed by testing whether or not Turkish firms whose share prices rise above their optimal trading ran...
Kıyı lagünlerinin hidrodinamiğinin, tuzluluk ve su sıcaklığı dağılamlarının ve kirlenmesinin üç boyutlu matematiksel modellenmesi
Özhan, Erdal; Balas, Lale Hapoğlu; Balas, Elmar Can; Öztürk, Cumhur(1998)
Lagün, haliç, göl yada körfez gibi, yüzey alanına oranla ortalama su derinliğinin az olduğu kıyısal su sistemlerinde, rüzgar, gel-git ve yoğunluk değişimleri nedeniyle oluşan akıntıları belirleyebilmek için üç boyutlu matematiksel modellerin kullanılması gereklidir. Orta Doğu Teknik Üniversitesi, İnşaat Mühendisliği Bölümü, Kıyı Mühendisliği Laboratuvarı'nda, rüzgar, gelgit ve yoğunluk değişimi etkisiyle oluşan kıyısal akıntıları, su düzeyi değişimlerini, su sıcaklığı ve tuzluluğunun dağılımlarını ve deniz ...
Kuzeydoğu Akdeniz’deki iki kıyı bitki türünün (Posidonia Oceanica ve Pancratium Maritimum) DNA barkod ve genetik çeşitlilik analizleri
Çiftçi, Ozan; Karahan, Arzu; Tutar, Özge; Aytaçoğlu, Hakan; Kıdeyş, Ahmet Erkan (2016-12-23)
Deniz erişteleri (Posidonia oceanica) ve kum zambakları (Pancratium maritimum) nesilleri tehlike altında olan tohumlu bitkilerdendir. Doğrudan veya dolaylı yollarla gerçekleşen insan kaynaklı değişimlerin Türkiye ekosistemine etkilerinden biri sığ derinliklerdeki deniz çayırlarının ve kumsallardaki kum zambaklarının azalmasıdır. 1980’lerden bu yana dünya genelinde farklı deniz çayırı türlerinden popülasyonların %30’u yok olmuştur. Kıyı ekosistemlerindeki yapılaşma, kirlilik, küresel ısınma, istilacı türler,...
Az ve orta katlı betonarme yapıların hasar görebilirliğinin incelenmesi
Erberik, Altuğ M.(2006)
Yapı sistemlerinin hasargörebilirliğinin yerel yapı karakteristiği ve bina envanteri göz önüne alınarak belirlenmesi, deprem etkilerinin tahmini ve bu etkilerin hafifletilmesi için hayati önem taşımaktadır. Benzer bir çalışmanın ürünü olan bu rapor, Türkiye’deki az ve orta katlı betonarme çerçeveli yapı sistemlerinin hasargörebilirliğini ortaya koyma amacı taşımaktadır. Bu projenin kapsamı, ülkemizdeki yapı stokunun yaklaşık %75’ini oluşturan ve genellikle konut amaçlı kullanılan az ve orta katlı betonarme ...
Citation Formats
O. Çiftçi, A. Karahan, and A. E. Kıdeyş, “Marmara, Ege ve Akdeniz biyoçeşitliliğinin dna barkodlama ile tespiti ve değerlendirmesi Marmara, Ege ve Akdeniz biyoçeşitliliğinin DNA barkodlama ile tespiti ve değerlendirmesi,” ODTÜ Kültür ve Kongre Merkezi, Ankara, Türkiye, 2016, p. 107, Accessed: 00, 2021. [Online]. Available: https://hdl.handle.net/11511/75515.