Protein kafeslerine hapsedilmiş paramanyetik ultra küçük gadolinyum oksit nanoparçacıklarının sitotoksisitesi

Download
2017
Bu projenin amacı tedavi edici ve görüntülemeye uygun kimyasalların tek bir nanoparçacıkta birleştirilmesi ile kanser tedavisini eş zamanlı takip etmeye uygun bir platform hazırlamak ve hazırlanan bu nanoparçacığın in vivo kullanımı nedeniyle hücre içindeki toksikolojik karakterizasyonunu gerçekleştirmektir. Bu amaca yönelik olarak MRI, nükleer (SPECT) ve CT yöntemlerine uygun, biyouyumlu, ferritin kafes içine yerleştirilmiş gadolinyum oksit nanoparçacıkları hazırlanmıştır. Daha sonra parçacıkların yüzeyi 2-deoksi-D-glikoz (2DG) ile konjüge edilerek, kanser hücrelerinde ekspresyonları çok artan GLUT taşıyıcıları ile hücre içine alınımları sağlanmıştır. Bu şekilde çekirdek çiftlerinin doğrudan kanserli hücreye taşınması, hücre içine alınması ve sorunlu bölgede uzun süre tutularak sağlam hücrelere zarar vermeden terapinin gerçekleştirilebilmesi, aynı zamanda parçacıkların hedef bölgeye nasıl ulaştığının ve tedavi sırasında tümör yapısındaki değişimlerin MRI, nükleer ve CT görüntüleme teknikleri ile takip edilebilmesi amaçlanmıştır. Bu kapsamda hazırlanan teranostik nanoparçacığın hücre içine alınımı ve sitotoksik etkileri araştırılmıştır. Çalışmalarımız hedef doku olarak seçilen meme kanseri hücre hatlarında [(MCF–7) ve (MDA-MB–231) (metastatik olmayan ve olan) ve MCF10A (kontrol)] yürütülmüş, nanoparçacıkların hücre içine seçici olarak alınımı, sitotoksik ve genotoksik etkileri, hücre içi stres düzeyi ve bu strese bağlı apoptotik yolaklara ve bazı gen ekspresyonlarına etkileri araştırılmıştır.

Suggestions

Hepatit-B yüzey antijeni içeren mannan kaplı lipozomların adjuvant özelliklerinin araştırılması ile lenfosit alt gruplarının tayini
Canpınar, Hande; Gürsel, Mayda(1998)
Sentetik peptid ve rekombinant aşıların kullanıma girmesiyle birlikte yeni imünolojik adjuvant sistemlerine duyulan ihtiyaç bu tür aşılara karşı özellikle hücresel bağışıklık yeterince sağlanamadığından artmıştır. Bu sebeple, bu projede daha önce yapılan çalışmalarda adjuvant özelliği kanıtlanmış lipozomal sistemin kullanımının yanısıra hücresel bağışıklığı arttırabilecek yeni bir ajanın (oksitlenmiş mannan) da bu sisteme kombine edilerek denenmesi amaçlanmıştır. Bu tür bir adjuvant formülasyonunun başarılı...
Fark-holografik interferometri tekniği ile katılarda büyük deformasyonların ve yer değiştirmelerin doğrudan ölçülmesi
Aydın, Ramazan; Ecevit, Necati F.(1993)
Adi holografik interferometri yöntemlerini kullanmak suretiyle birbirine benzeyen fakat şekilsel ve yapı bakımından küçük farklılıklar gösteren iki cisimdeki deformasyonlann ya da yer değiştirmelerin doğrudan karşılaştırılması mumkun olamamakatadır. Fark holografik interferometrik ölçum teknigi incelenen cismin pozlandırılmasında ozel bir yontem kullanarak adi interferometrinin karşılaştığı güçlükleri ortadan kaldırmaktadir. Fark holografik interferometride incelenen cisim (test obje) daha once hazirianrms....
USP32 proteinin hücre içi lokasyonunun belirlenmesi
Erson, Elif A.(2010)
Hücre içinde gerçekleştirilen önemli translasyon sonrası modifikasyonlardan biri de ubikuitinasyondur. Ubikuitinin proteinlere eklenmesi kadar çıkartılmasının da protein stabilitesinin değiştirilmesi gibi önemli etkileri vardır. Bu proje kapsamında amacımız henüz karakterize edilmemiş olan bir ubikuitin proetazın (USP32) hüçre içi lokalizasyonunun belirlenmesiydi. Bu amaca ulaşmak için öncelikle USP32 farklı domen ve bölgelerini içeren üç farklı GFP füzyon proteini klonlandı. Bu yapılar florosan koruma anal...
Biyoteknolojik yöntemlerle kanser hastalığının DNA düzeyinde incelenmesi
Eren, Emel; Gündüz, Ufuk; Aytaç, Uğur(1994)
Son yıllarda, kanser tanı ve tedavisinde önemli ilerlemeler kaydedilirken, özellikle kan ve lenf sistemi ile ilgili kanser türlerinde erken tanı sayesinde tamamen iyileşen vakaların sayılarında da belirgin bir artış dikkati çekmektedir. Moleküler biyoloji alanındaki en önemli gelişmelerin birisi de kansere neden olan moleküler değişikliklerin anlaşılmaya başlanmasıdır. Hücresel ve moleküler düzeyde bütün yaşamsal işlevlerimizin kontrol < merkezi olan DNA'da meydana gelecek bir bozukluk neticesinde kanser ha...
Türkiye'de bal arısı (Apis mellifera L.) ırklarının karakterizasyonu ve korunması
Kence, Meral; Kence, Aykut; Kandemir, İrfan(1998)
Türkiye balansı toplumları morfometrik ve genetik bakımdan karakterize edilmiştir. Morfometrik karakterler bakımından il bazında analizler farklılık göstermektedirler (P< 0.001). Anadolu'nun kuzey doğusunda Apis mellifera caucasica, orta ve batı Anadolu'da A.m. anatoliaca, kuzeybatı Anadolu'da A.m. carnica, güney Anadolu'da, Şanlı Urfa ve Hatay'da büyük olasılıkla A.m. syriaca, A.m. meda ve Am. anatoliaca melezleri bulunmaktadır. Türkiye bal arısı toplumlarında enzim polimorfizmi de kapsamlı olarak çalışıl...
Citation Formats
B. Eke, M. Volkan, and N. T. Güray, “Protein kafeslerine hapsedilmiş paramanyetik ultra küçük gadolinyum oksit nanoparçacıklarının sitotoksisitesi,” 2017. Accessed: 00, 2020. [Online]. Available: https://app.trdizin.gov.tr/publication/project/detail/TVRjek9UTXo.