“Arkeolojik alanlardan çıkarılmış koyun kemiklerinden elde edilen aDNA kullanılarak evcil koyun evrimini anlamak”

2013-12-31
Türkiye, sığır, keçi, koyun gibi hayvanların evcilleştirilmesi sürecini ve bu süreçteki evrimsel aşamaları anlamak açısından büyük bir öneme sahiptir. Son arkeolojik araştırmalar, günümüzden yaklaşık 11.000 yıl önce başladığı düşünülen, ilk koyun evcilleştirme faaliyetlerinin Anadolu’nun güneydoğusunda ve neredeyse tamamen Türkiye sınırları içerisinde gerçekleşmiş olabileceğine işaret etmektedir. Dolayısı ile dünya üzerindeki tüm koyun ırklarının kökenlerini güneydoğu Anadolu’da evcilleştirilen ilk koyunlardan almış olduğu görüşü kuvvet kazanmaktadır. Dünya ırkları üzerinde yapılan, kalıtımı sadece anne yolu ile olan mitokondriyal DNA çalışmaları beş farklı haplogrubun (A-E) var olduğunu göstermektedir. TÜBİTAK destekli KAMAG106G005 (www.turkhaygen.gov.tr) projesinin koyun ırkları ile ilgili olarak Orta Doğu Teknik Üniversitesi Biyoloji bölümünde Prof. Dr. İnci Togan’ın laboratuvarında yürütülmüş olan mitokondriyal DNA çalışmalarının sonucu olarak yerli modern koyun ırklarımızın tüm bu haplogrupları taşıdığı ve sürekli geçişli bir örgü (cline) sergiledikleri görülmüştür. Ayrıca yerli ırklara ek olarak çalışılan Anadolu Yaban Koyunu’nda (Ovis gmelini anatolica) (Avrupa’da yaygın olarak gözlenen haplogrup B’nin atası olduğu düşünülen) haplogrup B’nin bulunmadığı gözlenmiştir. Anadolu’da evcilleştirilen ilk koyunların günümüz dünya koyun ırklarının atası olup olmadığı, günümüzde Anadolu’da gözlenen haplogrup dağılımının ne zaman ortaya çıktığı ve evcilleştirme sürecinde nasıl değiştiği, binlerce yıl önce B haplogrubunu taşıyan yaban koyunlarının Anadolu’nun nerelerinde var olduğu, B haplogrubuna ne olduğu gibi soruları cevaplamak ancak evcilleşmenin başladığı Neolitik çağdan (yaklaşık olarak 11.000 yıl önce) günümüze kadar gelmiş olan örneklerin antik DNA (aDNA) açısından çalışılması ile mümkün olacaktır. Bu soruları cevaplamaya yönelik ön çalışma olarak 2011 yılında TÜBİTAK’a sunmuş olduğumuz proje önerisi kabul edilmiştir (TÜBİTAK Proje No: 111T464) ve önerilen çalışmaları yürütmek üzere Mayıs 2012 itibari ile ODTÜ kampüsünde özel bir antik DNA laboratuvarı kurulmuş ve koyunda aDNA çalışmalarına başlanmıştır. Bu projede mtDNA’nın D-halkasındaki 144 baz çiftlik (bç) kısa bir bölge Yüksek Lisans öğrencisi Nihan Dilşad Dağtaş tarafından çalışılmaktadır. Aday araştırmacı Dr. Füsun Özer ise Mart 2012’de PloS ONE isimli mecmuada yayımlanmış olan, Olivieri ve arkadaşlarının kullandığı çok daha uzun bir bölgenin (2500 bç) 1204 bç’lik bir kısmını çalışacaktır. Bu 1204 bç’lik bölge yükseltgenebilirse günümüz ve antik örnekler arasındaki genetik farkın çözünürlüğü artmış olacaktır. Böylece, Dr.Togan’ın laboratuvarında modern koyunlar ile yapılmış çalışmalar ile antik koyun örnekleri ve yeryüzünde birçok bölgeden çalışılmış veri bankalarında mtDNA sekansları bulunan koyunları annesel yönden ilişkilendirecek bir çalışma yapılmış olacaktır.

Suggestions

İnsan ve şempanze beyninde 3'UTR kısalmalarının incelenmesi
Somel, Mehmet; Can, Tolga; Baloğlu, Onur(2017-12-31)
İnsan ve şempanze arasındaki davranışsal farkların genetik temelini anlamak için iki türün beyinlerindeki gen ifadesi farklarını araştırmanın gerekli olduğunu 40 yıl önce tespit edilmiştir. Son 15 yıl içinde bu iki türün beyinlerindeki gen ifadesi farklılıkları incelemek için mikrodizin ve RNA dizileme yöntemleriyle çok sayıda veri seti üretilmiştir. Ancak her bir ekibin üretmiş olduğu farklı veri setlerini diğer setlerle beraber analizlemek, istatistiksel gücü artırarak, türler arasındaki gerçek farkların ...
Kuzeydoğu Akdeniz Botryllid tulumlularının (Ascidians) moleküler teknikler kullanılarak tanımlanması ve karşılaştırılması
Karahan, Arzu; Zenginer Yılmaz, Arife; Salihoğlu, Barış(2018-12-31)
Tulumlular, deniz fıskiyeleri olarak bilinen ve çoğunlukla koloni oluşturarak yaşayan ilkel omurgalı formlarıdır. Son dönemlerde kök hücre ve biyoteknolojik çalışmalarda sıklıkla kullanılan model organizmalardan biridir. Üreme güçleri, kök hücre potansiyelleri ve rejenerasyon yetenekleri oldukça yüksektir. Omurgalılar içinde tüm vücut onarımını yapabilen tek canlı grubudurlar. Türkiye kıyılarındaki türleri ile ilgili yayınlanan birkaç morfolojik çalışma dışında üzerlerinde herhangi bir çalışma yapılmamıştır...
Yeni nesil moleküler veri analizi yoluyla genom ve transkriptom evriminin incelenmesi
Somel, Mehmet; Ghalichi, Ayshin; Alici, Ahmet Yetkin; Turan, Zeliha Gözde; Izgi, Hamit; Baloğlu, Onur; Sağlican, Ekin; Parvizi, Poorya; Dönertaş, Handan Melike(2016-12-31)
Tüm genom dizileme verisi, genom çapında veya ekzom çapında polimorfizm verisi, mikrodizin ve RNA-dizileme verisi, GC-MS metabolit verisi gibi geniş çaplı moleküler veri setlerinin hesaplamalı analizi yoluyla uzun zamandır biyologları meşgul eden çok sayıda sorunun cevaplanması bugün mümkün hale gelmiştir. Araştırma grubumuzda genom ve transkriptom evrimi üzerine şu soruları gelecek yıl içinde cevaplayamaya çalışacağız:- Primatlar arasında testis transkriptomu niye ve nasıl evrilmektedir? - Türler arasında ...
Anadolu Neolitik insan popülasyonlarından aDNA eldesi, dizilemesi ve popülasyon genetiği analizi yoluyla Neolitik göç tarihinin anlaşılması
Birand Özsoy, Ayşegül Ceren; Kıratlı, Ozan; Kalaylıoğlu Akyıldız, Zeynep Işıl; Somel, Mehmet; Togan, İnci Zehra; Yüncü, Eren; Yaka, Reyhan; Kemahli, Mübeccel Çisel(2016-12-31)
Antik DNA insan popülasyonlarının tarihine dair doğrudan bilgi verebilmektedir. Son yıllarda yürütülen bir dizi aDNA çalışması, Neolitik Devrim’in Orta/Kuzey Avrupa’ya nasıl taşındığı sorusuna kısmen yanıt vermiş ve tarımın en azından kısmen göçlerle varlığına işaret etmiştir. Ancak göçlerin tam olarak nereden başladığı bilinmemektedir. Bir olasılık Orta/Yakın Doğu’dan başlayan sürekli bir göç dalgası, diğer bir olasılık, önce tarımın kültürel aktarımla Akdeniz topluluklarına taşınması ve Orta/Kuzey Avrupa’...
Ada martısı (larus audouinii) Doğu Akdeniz popülasyonlarının yakın dönemli değişikliklerinin genetik yöntemler kullanılarak anlaşılması
Yapan, Batuhan Çağrı; Perktaş, Utku; Karahan, Arzu; Oro, Daniel; Özkan, Korhan (2016-06-03)
"Besin zincirinin üst basamaklarında bulunan deniz kuşlarının varlığı ve yayılışı, kıyı ekosistemlerinin sağlığının ve insan faaliyetlerinin deniz ekosistemi üzerindeki etkilerinin izlenmesinde büyük öneme sahiptir. Geçtiğimiz yüzyılda birçok deniz kuşu türü insan faaliyetlerinin doğrudan veya dolaylı etkileriyle üreme alanlarını kaybetmiş ve tükenme tehlikesiyle karşı karşıya kalmıştır. 1960larda birey sayısı 600 çifte kadar gerileyen Ada Martısı (Larus audouinii) da bu türlerden biridir. Her ne kadar günü...
Citation Formats
İ. Z. Togan, E. Pişkin, and E. Ekşi, ““Arkeolojik alanlardan çıkarılmış koyun kemiklerinden elde edilen aDNA kullanılarak evcil koyun evrimini anlamak”,” 2013. Accessed: 00, 2020. [Online]. Available: https://hdl.handle.net/11511/61900.