Elektroeğirme Yöntemi ile Nanolif Bazlı Aktif Ambalaj Malzemesi Geliştirilmesi Ve Gıda Validasyonu

Download
2018
Uyar, Tamer
Şümnü, Servet Gülüm
Ayhan, Zehra
Şahin, Serpil
Nanolif elde etmek için kullanılan yöntemler arasında elektroegirme, düzenek kurulumununbasit ve ucuz olması ve kısa islem süresi ile öne çıkmaktadır. Elektroegirme yöntemi ilesentetik maddelerden nanolif üretimi yaygınken, son yıllarda biyopolimer esaslı nanolifüretimine olan ilgi artmıstır. Bu sebeple, ilk olarak farklı konsantrasyonlarda hazırlananbezelye unu, mercimek unu, soya proteini ve hidroksipropil metil selüloz (HPMC) bazlıçözeltilerin reolojik özellikleri ve çözelti iletkenlikleri ölçülmüstür. Daha sonra hazırlanançözeltiler degisik kosullarda elektroegirme islemine tabii tutulmustur. Nanoliflerin homojenligigöz önünde bulundurularak en uygun çözelti konsantrasyonları ve elektroegirmeparametreleri belirlenmistir. Elektroegirme yöntemi ile elde edilen nanolifler, yüksek yüzeyalanı/hacim oranına sahip olmasından dolayı aktif ambalajlama için avantajlı bir seçenektir.Projede, antioksidan içeren aktif ambalajlar ile gıdaların oksidasyon hızının azaltılmasıamaçlanmıstır. Bu amaç dogrultusunda, farklı oranlarda galik asit bezelye unu, mercimekunu, soya proteini ve hidroksipropil metil selüloz bazlı nanoliflerin içine elektroegirme yöntemiile basarılı bir sekilde enkapsüle edilmistir. Elde edilen homojen nanoliflerin gallik asityüklenme verimleri ve antioksidan kapasiteleri belirlenip, yüksek verim ve antioksidanmiktarına sahip nanolifler cevizin ambalajlanması için kullanılmıstır. Yapılan hızlı oksidasyontesti sonucunda, galik asit yüklü nanolifler kullanılarak ambalajlanan cevizlerin kontrolgrubundaki cevizlere oranlara daha düsük oksidasyon degerlerine sahip olduklarıbelirlenmistir. Böylece biyopolimer bazlı galik asit yüklü nanolif üretimi basarıylagerçeklestirilip, elde edilen nanoliflerin aktif ambalaj malzemesi olarak kullanımı önerilmistir.

Suggestions

Yüksek Hidrostatik Basınç Uygulamasının Farklı Makro-moleküllerin Yapıları Üzerine Etkisi
Alpas, Hami; Öztürk, Eylül(2017-12-31)
Bu projede, gıda endüstrisinde genellikle pastörizasyon amacıyla kullanılan yüksek hidrostatik basınç (YHB) uygulamasının farklı makro-moleküllerin yapıları üzerindeki etkilerinin incelenmesi amaçlanmıştır. Bu amaçla makro-molekülleri modellemek için karbonhidrat grubundan nişasta, protein grubundan ise selülaz enzimi seçilmiştir. Bu projenin hedefleri;- Kullanılacak selülaz enziminin, selüloz ve modifiye nişasta örneklerinin yapı karakterizasyonunun yapılması,- Modifiye nişasta, selülaz enziminin farklı ba...
HAYVANSAL GIDALARDA YAYGIN BULUNAN PATOJENLERİN ALT TİPLENDİRİLMESİ
Soyer, Yeşim; Kyere , Emmanuel Owusu; Zorlucan, Tuğçe Fatma; Ozer, Esra(2013-12-31)
Toplum sağlığının korunması için gıda güvenliğinin çiftilkten çatala giden tüm zincirin incelenmesi gerekmektedir. Çiftlikten çatala giden zincirde bir çok noktadan insan sağlığını tehdit eden patojenlerin girişi mümkündür. Bu organizmalar hayvan ve hayvan ürünleriyle büyük ölçüde ilişkilidir. Gıda kaynaklı rahatsızlıklara en çok neden olan bakteriler Campylobacter, Salmonella, Listeria monocytogenes ve patojenik Escherichia coli türleri, özellikle E. coli O157:H7’dir. Bu çalışmanın amacı insan sağlığına za...
PCR tekniği ile bakteriosin geni amplifikasyonu
Gürakan, Candan; Çataloluk, Osman(1998)
Bu çalışmada öncelikle PCR yöntemi ile bakteriosin genine ulaşılabilirlik araştırılmıştır. Birçok primerin kullanıldığı deneylerde Lactobacillus suşlan bakteriosin üreticisi olarak incelenmiştir. Listeria monositojenes üzerinde etkili Laktobasillus susu bu çalışmanın devamında kullanılmak üzere seçilmiştir. Bakteriosinin amino asit sıralamasına göre primerler sentezlenmiş ve bakteriosin geni fragmantmı amplifıye etmek için kullanılmıştır. Bu organizmanın bakteriosin geni düz ve ters polimeraz zincir reaksiy...
Bitkisel ve Hayvansal Kökenli Polimerlerin Jelleşme Özelliklerinin İncelenmesi
Alpas, Hami; Öztop, Halil Mecit(2018-12-31)
Bu projede, hayvansal ve bitkisel kaynaklı polimerlerin, yüksek hidrostatik basınç (YHB) uygulandığında jelleşme özelliklerindeki değişimlerin tespiti ve bu jellerin karakterizasyonu amaçlanmaktadır.Bu projenin hedefleri;a. Yüksek hidrostatik basınç altında elde edilen polimerin incelenmesi ve karakterizasyonub. Yüksek basınç tekniğinin polimerlerin reolojik yapısı üzerindeki etkisi c. Elde edilen bitkisel ve hayvansal kökenli jel yapılarının kıyaslanması ve parametrelerinin analiz edilmesid. Reolojik yapıl...
Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRG) ve NMR Relaksometre Teknikleri Kullanılarak Karakterize Edilen Lipozom Sistemleri ile Yag Oksidasyonunu Önleyici Sprey Ürün Geliştirilmesi
Kilercioğlu, Mete; Özel, Barış; Alaçık, İrem; Dağ, Damla; Güner, Selen; Öztop, Halil Mecit; Kırtıl, Emrah(2017)
Lipozomlar hem hidrofobik hem de hidrofilik bileşiklerin kapsüle edilmesi amaçlı farmasötik, kişisel bakım, kimya ve gıda endüstrisinde kullanılan, polar yapılar içeren iki tabakalı küresel yağ kesecikleridir. Bu yapılardan oluşan enkapsülasyon sistemlerinin biyo-uyumlu, biyobozunur olmaları, toksik etkilerinin olmaması ve istenildiğinde kapsüllenmiş maddeyi salabilmesi özellikleri bu sistemleri birçok yönden avantajlı kılmaktadır. Ayrıca, polimer bazlı enkapsülasyon sistemleri ile karşılaştırıldığında, kul...
Citation Formats
T. Uyar, S. G. Şümnü, Z. Ayhan, and S. Şahin, “Elektroeğirme Yöntemi ile Nanolif Bazlı Aktif Ambalaj Malzemesi Geliştirilmesi Ve Gıda Validasyonu,” 2018. Accessed: 00, 2020. [Online]. Available: https://app.trdizin.gov.tr/publication/project/detail/TWpBek5qSXk.